Kontrol Yanılsaması: Kendi Kaderimizi Kontrol Edebilir miyiz?

yazar:

kategori:

Hiç bir piyango bileti alıp kendinize ‘Belki bu sefer ben kazanırım’ dediniz mi? Bir futbol maçı izliyorsunuz ve takımınızın gol atmasını beklerken kendinizi koltuğunuzda sıkıca tutarken buldunuz mu? Belki de bu tür durumları yaşadınız ve belki de, en azından bir an için, sizin bu eylemlerinizin sonucu belirleyeceğine inandınız. İşte bu, kontrol yanılsaması olarak adlandırılan durumun en güzel örneklerinden biridir. Bu blog yazımızda, kontrol yanılsamasının ne olduğunu, nasıl ortaya çıktığını ve günlük hayatımızı nasıl etkilediğini detaylı bir şekilde ele alacağız.

Kontrol Yanılsaması Nedir?

Kontrol yanılsaması (İngilizce: Illusion of control), bireylerin etrafındaki durumları veya olayları kontrol etme yeteneğine sahip olduğunu aşırı derecede düşündüğü bilişsel bir yanılsamadır. Bu yanılgıda kişiler, kontrol etme yeteneklerini abartma eğilimi gösterdiğinden genellikle hedeflenen sonuçları elde etmek için kendi eylemlerinin sonuçları üzerinde aşırı bir etki olduğuna inanırlar.

Kontrol yanılsaması kavramı ilk olarak Amerikalı psikolog Ellen Langer tarafından isimlendirilmiştir. 1965 yılında Jenkins ve Ward adında iki araştırmacı tarafından yapılan deneylerde de etkisini göstermiştir.

Jenkins ve Ward, lamba ile şalterin ne oranda birbirlerine bağlı olduğunu ayarlayabilecekleri deney için oldukça basit bir düzenek kullanmışlardı: İki adet şalter ve bir adet lamba. Deneye katılan katılımcılar lambanın tamamen tesadüfen açılıp kapandığı durumlarda bile şaltere basarak ışığı bir şekilde etkileyebileceklerinden emin olmuşlardır.

Kontrol yanılsaması

Karşıdan karşıya geçmek isteyen yayalar, trafik ışıklarının düğmesine bastıklarında aslında işlevsiz bir düğmeye basmaktadırlar. Ancak bu düğmenin varlığı, yayaların trafik sinyalizasyonunu etkileyebileceklerine inandırılmak amacıyla kullanılır.

Araştırmalar, insanların bu düğmelere bastıklarında bekleme sürelerine daha kolay tahammül ettiklerini göstermektedir. Dolayısıyla, bu düğmeler, yayaların psikolojik açıdan daha rahat hissetmelerini sağlamak için mevcuttur.

Büyük açık alanlardan oluşan ofislerde ısı kontrolü bazen zorlu bir görev olabilir, çünkü bazı çalışanlar için içerisi fazla sıcakken, diğerleri için fazla soğuk olabilir. Bu tür durumlarına önüne geçmek adına her kata sahte bir ısı kontrol düğmesi koyularak kontrol yanılsamasından faydalanılır.

Bu amaçla, her katta sahte bir ısı kontrol düğmesi yerleştirilerek çalışanlara ısıyı kontrol edebilecekleri hissini verirler. Ancak aslında bu düğmeler, ofisin genel ısıtma veya soğutma sistemine etkisi olmayan simgesel butonlardır. Bu taktik, çalışanların ısı konusunda daha fazla güç hissetmelerini sağlar ve şikayetlerin belirgin bir şekilde azalmasına yardımcı olur.

Peki niye bu tarz butonlar kullanılmaktadır? Bu tür butonlar, psikolojik bir etki yaratmak ve kullanıcıların bir durumu kontrol edebilecekleri hissini vermek amacıyla kullanılır. İnsanların hissettikleri kontrol duygusu, streslerini azaltıp genel olarak memnuniyet düzeylerini yükseltir.

Bu tür davranışlar bazen bireye özgü olabilirken, çoğu zaman çoğunluk tarafından benzer bir şekilde uygulanan bir davranış olduğu gözlemlenmektedir.

Örneğin, zar oyunlarında kumarbazlar yüksek sayı elde etmek istediklerinde zarları güçlü bir şekilde atmayı tercih ederken, düşük sayı umduklarında ise mümkün olduğunca yavaş atmaya çalışırlar. Bu davranışlar oldukça anlamsız gibi görünse de, ilginç bir şekilde ortak bir tepkiye dönüşmüştür.

Zira birçok kişi, çevredeki insanları etkilemek veya şanslarını artırmak için çeşitli hareketler (titreşimler, enerji, karma, totem vb.) yapma eğilimindedir.

Kontrol yanılsaması, insan psikolojisinin karmaşık ve çoğu zaman hatalı doğasını bize hatırlatan önemli bir kavramdır. Kendi etkilerimizi aşırı derecede abartma eğilimimiz, hem bireysel karar verme süreçlerimizi hem de geniş çapta toplumları şekillendirebilir. Daha bilinçli, bilgilendirilmiş ve objektif kararlar almak için, kontrol yanılsamasının farkında olmalı ve onu sorgulamalıyız.

Kaynak:
➡️ Jenkins, H. H.; Ward, W. C.: “Judgement of contingency between responses and outcomes”, Psychological Monographs 79, 1965.
➡️ Kumarhanede zarlar için: Henslin, J. M.: “Craps and magic”, American Journal of Sociology 73, 1967, S. 316–330.
➡️ Plous, Scott: The Psychology of Judgment and Decision Making, McGraw- Hill, 1993, S. 171.
➡️ Sandberg, Jared: “Employees Only Think They Control Thermostat”, The Wall Street Journal, 15.01.2003.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir