Pasiphaë Kimdir?
Akrabalık bağlarına baktığımızda, Pasiphaë’nin Güneş tanrısı Helios ile Okenaid nemfi olan Perse’in kızı olduğu görülecektir. Aeetes, Circe ve Perses adında üç kız kardeşi olan Pasiphaë, Kolchis kraliçesi olarak bilinen büyücü Medea’nın da teyzesidir.
Pasiphaë
Pasiphaë, Yunan mitolojisinde belki de en çok Girit Kralı Minos’un karısı ve Minotaur’un annesi olarak tanınmıştır desek yeridir. İsminin telaffuzu ise; “pasifi” şeklindedir.
Zeus ve Europa’nın oğlu olan Minos ile evlenen Pasiphaë, bu evliliğinden; Androgeos, Ariadne, Phaedra, Katreus, Xenodice, Deucalion adında çocukları olmuştur. Ancak en çok Minotor’un annesi olarak bilinmektedir. Neden mi? Kısaca anlatalım:
Rivayete göre Minos, tanrıların kendi krallığından yana olduğunu halkına ve kardeşlerine kanıtlamak için denizlerin tanrısı Poseidon’dan alamet olarak boğa göndermesini dilemiştir.
Dileği gerçekleşmiş, denizden güzel mi güzel ak bir boğa gönderilmiştir. Alametin ortaya çıkmasıyla beraber artık tahtın sahibi olan Minos, bu ak boğayı söz verdiği üzere kurban etmek yerine kendi sürüsüne katmış, onun yerine bir başka boğayı kurban etmiştir.
Bu duruma içerlenen Poseidon, boğasını huysuz kılmış ve Pasiphae’nin doğaüstü bir aşka bu boğaya tutulmasını sağlamıştır.
Bildiğiniz üzere Zeus, Europa’yı tavlamak için boğa kılığına girmiştir. Poseidon’un, Minos’a cezası da bu bakımdan biraz ironik olmuştur.
Poseidon kendisine söz verdiği boğayı kurban etmeyen Minos’u cezalandırmak adına bizzat Pasiphae’yi hedef seçmiş ve dünyalar güzeli bu kadını, eşinin kurban etmekten vazgeçtiği boğaya aşık etmiştir.
Pasiphae, bu boğaya aşık olmakla kalmamış, aşkını nihayete erdirmek adına Mimar Daidalos’a yaptırdığı boğa heykeli aracılığıyla çiftleşmiştir.
Bu birleşmenin sonucunda ise insan bedenine ve boğa kafasına sahip Minotor (“Minos’un boğası” anlamına gelmektedir) adında bir yaratık doğurmuştur.
Karısının boğayla olan ilişkisinden ve Minotor’un doğumundan derin bir utanç ve öfke duyan Kral Minos, halkının bu skandaldan haberdar olmasını önlemek ve Minotaur’u saklamak adına bir çözüm bulması gerektiğini anlar ve bu durumu çözmesi adına kahinden yardım istemiştir.
Kral Minos, bu öküz başlı, insan eti yiyen yaratığı, kahinin tavsiyesi üzerine Daidalos’a yaptırdığı ve bir girenin bir daha kolay kolay çıkamayacağı labirente hapsettirmiştir. Yaratık daha sonraları, Theseus adında Atinalı bir genç tarafından öldürülmüştür.
Bu hikaye genellikle Minotor’un hikayesinin bir parçası olarak kabul edilir ve antik Yunan mitolojisinin en ünlü anlatılarından biri olarak kabul edilir. Ancak, tıpkı diğer mitolojik anlatılar gibi, hikayenin ayrıntıları ve çeşitli yönleri de yazar ve döneme göre değişebilmektedir.
Mitolojik anlatılarda, genellikle Pasiphaë’nin Minotaur’un annesi olarak rolü ve Minos’un eşi olarak durumu üzerinde durulur. Ölümü genellikle anlatılan hikayenin bir parçası değildir.
Bu nedenle Pasiphaë, her ne kadar büyü ve kehanet yetenekleriyle anılsa da, daha çok Minotaur’un annesi olarak hatırlamaktadır.